Boya Üretimi Yapılan Tesislerde İsg Risklerinin Belirlenmesi ve Çözüm Önerileri ile Bir İşyerinde Kimyasal Maruziyetin Değerlendirmesi

  • Oluşturulma Tarihi : 2019-04-19 15:27:41
  • Son Güncelleme: 2019-04-19 15:27:41
  • Yazar/Hazırlayan: Belirtilmemiş
  • Yükleyen: Ersoy İnce
  • Doküman No: 366947
  •    968
  •    32
  •    0
  •    2
  •    https://isg.email/4TqAw8

Ülkemiz sanayileşmeye, teknolojinin gelişmesiyle birlikte temel ihtiyaç maddeleri ve madencilik alanlarına yönelerek başlamıştır. Daha sonraları ise, temele yönelik yapılan yatırımlarla birlikte sanayi yatırımlarında yaygınlaşma, ekipmanda yenileşmeye gidilerek ilerleme kaydedilmiştir. 1960-80 yılları arasında farklı bir politika ile ülke sanayisi, bugün uluslararası bütünleşmenin öne çıktığı bir dönemdedir [1].


Türkiye’de boya üretimi kimya sanayiinin bir alt dalı olarak endüstriyel boyut kazanmıştır. Boyanın endüstride kullanımı ile koruyucu özelliğinin fark edilmesi, nüfus artışı ile bağlantılı olarak inşaat sektörünün büyümesi ile boya sektörünün çıtası yükselmektedir. Boya üretiminde ülkemiz Avrupa’nın en büyük beşinci boya üreticisi olarak Dünya pazarının yaklaşık %2’sine sahiptir. Son yıllarda, boya ve hammadde sektöründe yaklaşık 903 bin tonluk üretim gerçekleştirilmiştir [2].


Boya üretimi her geçen gün pazar payını artmakta olup, bugün 20’ye yaklaşan büyük ölçekli ve gelişmiş üretim teknoloji yapısına sahip işletmeler yanında sektörde yurt geneline dağılmış çok sayıda küçük ve orta ölçekli işletme faaliyet göstermektedir. Ayrıca iş gücüne bakıldığında direkt ve dolaylı istihdamla birlikte boya sektörü yaklaşık 300 000 kişilik çalışana sahiptir. Bu doğrultuda işyeri çalışma koşulları, çalışanların sağlık ve güvenlikleri daha da fazla öne çıkmaktadır [1, 2].