Türkiye`de Antropometrik Verilere Göre Ofiste Ergonomik İşyeri Tasarımı

  • Oluşturulma Tarihi : 2019-05-21 19:09:39
  • Son Güncelleme: 2019-05-21 19:09:39
  • Yazar/Hazırlayan: Belirtilmemiş
  • Yükleyen: Burak Tuna
  • Doküman No: 631319
  •    670
  •    16
  •    0
  •    0
  •    https://isg.email/hyGC2K

1992 yılında Uluslararası Ergonomi Birliği(IEA)`nin üyesi bulunan 25 ülkede yaptırdığı araştırmaya göre ergonominin uygulama alanları arasında en üst düzeyde (%84) iş sağlığı ve güvenliği (İSG) konusu gelmektedir. Bunu endüstri mühendisliği, antropometri, biomekanik, iş yükü, insan-bilgisayar arakesiti, mobilya tasarımı, eğitim, psikoloji vd. takip etmektedir. Bu çalışmadan anlaşılacağı üzere, günümüzde İSG, uygulamalı ergonominin en önemli konusunu teşkil etmektedir.

Uzmanların, her türlü uygulamada ergonominin yeri ve önemine dikkat çekmelerinin iki temel sebebi vardır. Birincisi, ergonomi insan yeteneğinin sınırlarını göz önüne alarak, çalışma ve yaşam koşullarını insanla uyumlu hale getirmesiyle, artan kullanım kolaylığı, azalan hatalar ve artan üretkenlik ile işin ve diğer aktivitelerin etkinliğini ve verimliliğini artırır. İkincisi, insanların yetenekleri dışında çalışmalarının önlemesiyle, artan sağlık ve güvenlik koşulları, azalan yorgunluk ve stres, artan iş tatmini ve hayat standardı ile kaza ve yaralanmalara yol açabilecek hataları önlediği için işi daha sağlıklı ve güvenli hale getirir ve arzu edilen belli bazı insani değerlere gelinmesini sağlar (1-5).

Yukarıda açıklamalardan anlaşıldığı gibi, ergonomi, insan ve çalışma ortamı arasındaki ilişkiler topluluğudur. İş yeri koşullarında mesleki risklerin araştırılması, hata ve kazaların azaltılması, çalışanın sağlık, güvenlik ve mutluluğunun korunması, iş veriminin artırılması gibi temel İSG prensipleri ergonominin temel yasalarını oluşturur.

İnsanın yapısını değiştiremezsiniz, çalışma yerini insanın yapısına göre düzenleyerek onun rahat çalışmasını sağlayabilirsiniz. Çalışma ortamlarındaki iş istasyonlarının ergonomik (dolayısıyla antropometrik) boyutlandırılmasında yapılan küçük değişikliklerin bile, çalışanın üretkenliği ile sağlık ve güvenliği açısından büyük önem taşıdığı unutulmamalıdır.

Çalışan nüfusundan toplanan antropometrik veriler, istasyonlarda çalışma yüksekliğine ilişkin sınırların belirlenmesi, yükseklik ayarlı sandalye/koltuk, ızgara ve tezgâhların ergonomik tasarımı, azami ve normal çalışma alanlarının belirlenmesi ve benzeri düzenlemelerde kullanılabilir. Böylelikle işletme içinde ergonomik standardizasyon ve verimlilik artışı sağlanır.

Ergonomik iş istasyonu tasarımında, insan faktörünün göz ardı edilmemesi ve çalışma esnasındaki muhtelif duruşların antropometrik veriler dâhilinde sistematik ve güvenilir bir şekilde incelenmesi gerekir. İş esnasında oluşan vücut duruşları ve postürel yüklenmeler sistematik ergonomik metotlar kullanılarak analiz edilmelidir. Böylelikle, insan ile üretim aracının optimal kombinasyonları tespit edilir, düzenlemelere yönelik alternatif öneriler getirilir, zaman, performans ve çalışma ortamı ile ilgili insancıl tedbirlerin alınması sağlanır (6, 7).

Ergonomik iş istasyonu tasarımının amacı, sistemin üretkenliğini ve güvenilirliğini optimize etmektir. Bu amaçlar doğrultusunda sistem, verimli, güvenli, konforlu ve operatörün hoşnutluğunu arttırıcı yönde tasarlanmalıdır. Bu ise operatör ve makine arasındaki etkileşimin iyi gözlemlenmesi ve değerlendirilmesi ile mümkündür. Eğer istenen performans gerekleri, operatörün performans limitlerinden daha fazla ise aşırı yüklenmeden dolayı sakatlanma ve kazaların meydana gelme oranı yüksektir.

İş alanlarının tasarımında konum streslerinin azaltılması esastır. Değişik çalışanlara uygun bir iş istasyonu yapabilmek için çok yönlü yaklaşım gereklidir. Görevin gerekleri ve kullanıcıların karakteristikleri dikkate alınmalıdır. Tek başına ergonomik olarak tasarlanmış bir sandalyeden bahsetmek uygun olmaz, çünkü herhangi bir tasarımın uygunluğu onun kullanıldığı yere ve görevi yerine getirmek için birlikte kullanılan diğer aletlere bağlıdır. Ofiste ve endüstride kullanılacak mobilyaların tasarımında veya seçiminde “iş istasyonu-görev” etkileşimi yapılacak analizde temel özellik olmalıdır.

20/6/2012 tarih ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun yayımlanmasıyla ülkemizde bir ilk gerçekleşerek kamu çalışanları da kapsam dahiline alınmıştır. Böylece kamuda görev yapan çalışanların sağlık ve güvenlik şartlarının sağlanmasına yönelik faaliyetler hız kazanmıştır. Bu çalışanların pek çoğunun ofislerde görev aldığı gerçeği gözönünde bulundurulduğunda, gereken sağlık ve güvenlik şartlarının sağlanmasına ilk öncelikle ofislerden başlanılması kaçınılmaz olacaktır. Ayrıca ofis çalışanlarının sadece kamuda değil çalışma hayatının büyük bir kısmını oluşturan hizmet sektöründe görev alanları da kapsadığı gerçeğini unutmamak gerekir.

Ofislerde çalışan kişilerin sağlık ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesine elbette ki ergonomik şartların iyileştirilmesinden başlanacaktır. Kişinin işe, işin kişiye uyumunun gerçekleştirilmesi söz konusu olduğunda ofisin ve içinde barındırdığı masa, koltuk, bilgisayar vb. elemanların; antropometrik ölçülere uyumlu olması gerektiği en başta düşünülmesi gereken konulardandır.

Bu tez çalışmasında ofislerde yapılacak ergonomik iyileştirmelerden genel olarak bahsedilerek yapılacak iyileştirmelerin antropometrik veriler ışığında yapılmasının önemine vurgu yapılacaktır. Türkiye`deki mevcut antropometrik verilere göre sunulacak iyileştirme önerileri, uygulama ile hayata geçirilmeye çalışılacak ve tasarımda yapılan yanlış ve doğru öğeler tespit edilecektir.